Kadınların Siyasi Hayatta Seçme ve Seçilme Haklarını Elde Etmesi Atatürk Devrimlerinin En Önemlilerinden Birisidir

Kadınların Siyasi Hayatta Seçme ve Seçilme Haklarını Elde Etmesi Atatürk Devrimlerinin En Önemlilerinden Birisidir

Cumhuriyet Halk Partisi Eskişehir İl Kadın Kolları Başkanlığı STK‘lardan Sorumlu Başkan Yardımcısı Vildan Aydoğan kadınlara seçme ve seçilme hakkı verilmesinin yıldönümü ile ilgili bir basın açıklaması yaptı.

Kadın Kolları Başkan Yardımcısı Aydoğan ;

‘ Kadınların siyasi hayatta seçme ve seçilme haklarını elde etmesi; toplumsal hayatta gerçekleşen Atatürk Devrimlerinin en önemlilerinden birisidir.

Atatürk Cumhuriyeti dünyada kadınlara, seçme ve seçilme haklarını veren öncü ülkelerden birisidir.

1930 yılından itibaren çıkarılan bir dizi yasa ile önce Belediye seçimlerine katılma, sonra köylerde muhtar olma ve ihtiyar meclislerine seçilme hakkı tanınan kadınların milletvekili seçme ve seçilme hakları, 5 Aralık 1934′ de Anayasa ve Seçim Kanununda yapılan yasa değişikliği ile tanındı.

Kadınların ilk kez oy kullandığı ve aday olabildiği TBMM 5. dönem seçimleri 5 Şubat 1935′ de yapıldı.17 kadın milletvekili ilk kez TBMM ne girdi. Ara seçimlerde bu sayı 18 e yükseldi.

Böylece toplumsal yaşamın temel direği olan kadınlarımız birçok batılı hemcinslerinden çok daha önce siyasal ve sosyal haklar elde etmiş oldu.(Fransa 1945.Belçika 1944,İtalya 1946,İsviçre 1971)

İlk yıllarda sağlanan büyük başarının devam eden yıllarda geliştirilerek sürdürüldüğü ne yazık ki söylenemez.

Kadınların seçme ve seçilme haklarını kazanmalarının 86.yılını kutladığımız günümüzde gelinen noktanın demokrasi ve kadınlar adına yeterli olmadığı, hâlâ cinsiyete bağlı fırsat eşitliğinin sağlanamamış olmasıyla dünya ülkeleri sıralamasında çok gerilerde yer alıyor olmasını üzülerek ifade etmek istiyoruz.

Kadınların kazanılmış haklarının ellerinden alınmak isteniyor olması, iş hayatından uzaklaştırılarak eve hapsedilmek istenmesi ve daha bir çok hak ihlallerinin yapıldığını endişe  ve üzüntü ile görüyoruz.

Siyasal süreçlerde kadınların doğrudan erkekler tarafından temsili kabul edilemez.

Bir grup insan, kendi yaşamadığı sorunlarla karşı karşıya kalan diğer bir grup insanın yaşamını ilgilendiren temel konularda karar verme yetkisine sahip olmamalıdır. Bu yüzden temsil edenle temsil edilen arasındaki ilişkinin demokratik olup olmadığı tartışmalı hale gelir.

Bunun yan etkileri olarak da biz hâlâ kadın cinayetlerini, taciz ve tecavüzleri, kadın ve çocuk istismarını konuşur durumdayız…

Bugün TBMM de, Bakanlar Kurulunda, Siyasi Parti liderliklerinde, bürokraside, barolarda, meslek örgütleri gibi kadınların rol model örneği olacağı alanlarda, kadınların fazlalaşması, toplumun sorunlarına % olarak eşit konumdaki kadının duyarlılık ve sorun çözer konuma getirilmesi gerekmektedir.

Kadınlarımıza seçme ve seçilme haklarının verilişinin 86.yılında toplumumuzun temelini oluşturan kadınlarımızın

5 Aralık Dünya Kadın Hakları Gününü kutluyor, tüm kadınlarımıza sevgi ve saygılarımızı sunuyoruz.’ dedi.