Lösev
16.05.2024 - Eskişehir'in Haberi , Şehrin Gündemi...
Cumhuriyet 100 Yaşında

Tüm yasak ve engellemeye rağmen 1 Mayıs’ı kutlayacağız

Tüm yasak ve engellemeye rağmen 1 Mayıs’ı kutlayacağız

Tüm yasak ve engellemeye rağmen 1 Mayıs’ı kutlayacağız

Emek Partisi Eskişehir İl Başkanlığı, SOL Parti Eskişehir İl Başkanlığı,  Türkiye Komünist Partisi Eskişehir İl Başkanlığı ve Eskişehir Halkevi tarafından 1 Mayıs kutlamaları ile ilgili olarak ortak bir açıklama yapıldı.

Ortak yapılan açıklamayı SOL Parti Eskişehir İl Başkanı Hüseyin Öztürk yaptı. Yapılan açıklamada ;

“İşçi sınıfının, emekçilerin ve sınıftan yana olan halkın; birlik, dayanışma mücadele günü yaklaşıyor. Ne yazık ki 1 Mayıs’ı bu yıl da ağır pandemi koşullarında karşılamaya hazırlanıyoruz.

İktidarın salgın konusundaki umursamazlığı, beceriksizliği ve yaşanan tüm sıkıntıları emekçi halkın sırtına fatura etme politikası, yaşadığımız koşulları daha da ağırlaştırmaktadır. AKP kongrelerinde şov yapabilmek için sanki salgın yokmuş gibi “kısmi açılma” adı altında kararlar alınarak binlerce AKP’li salonlara doldurulup halkın sağlığı hiçe sayılmış ve virüsün yeniden yayılmasına büyük katkı sunulmuştur.  Bilim insanlarının önerilerine kulak tıkanması, aşı teminindeki beceriksizlik ve umursamazlık sonucunda pandemide bugün geldiğimiz tablo korkunçtur! Her gün onlarca insanımız ölüyor. İktidar yaşanan bu korkunç tablonun sorumluluğunu üzerine almayıp “84 milyon hepimiz sorumluyuz” diyerek halkın üstüne yıkmaktan çekinmiyor!

AKP kongreleri tamamlandıktan sonra salgınla mücadele gerekçesiyle yine sözde tedbirler hayata geçirilmiştir. AKP-MHP iktidarının salgınla mücadele anlayışı “yasaklamak” eyleminden öteye geçmemektedir. Salgınla mücadele konusunda bilim insanlarının önerilerine kulak tıkayan iktidar;  1 Mayıs’ın da yaklaşmasıyla salgınla mücadele adı altında; alan etkinlikleri, afiş, pankart asma gibi tüm eylemleri açıkça yasaklama yoluna gitmiştir. Bu yasaklamaların salgınla mücadeleyle hiçbir ilgisi olmadığı gibi AKP-MHP iktidarının salgınla mücadele politikası da yoktur. Çünkü halkın sağlığı umurlarında değildir! Salgın koşullarını siyasal İslamcı baskıcı rejimini sağlamlaştırmak için fırsata çevirme peşindedirler. Halk salgın karşısında kaderiyle baş başa bırakılmıştır!

18 yıllık AKP iktidarının ranta, ülke kaynaklarının bir avuç sermayedara yağmalatması politikaları sonucunda içine girdiğimiz ekonomik kriz, pandeminin de etkisiyle emekçiler için dayanılmaz bir noktaya gelmiştir. Krizin yükü tamamen işçilerin, emekçilerin, köylülerin ve küçük esnafın sırtına yıkılmıştır.  Binlerce esnaf iflas etmiş, binlerce çalışan işsiz kalmış; yoksulluk nedeniyle insanlar çöplerden yiyecek arama noktasına gelmiştir. Geçen yıla göre tablo daha da ağır olmasına rağmen; işçi çıkarma yasağı kaldırılarak işverenlerin işçi çıkarabilmelerinin yolu açılmıştır. Üstelik de KOD-29 gibi ucube ve korkunç bir uygulama hayata geçirilerek işçilerin “yüz kızartıcı” gerekçelerle işten atılmalarının yolu açılmıştır. Böylece işçiler hem işini kaybetmekte hem de yeni bir iş bulma olanağı ortadan kalkmaktadır. KOD-29, işçiler ve çalışma hayatı için adeta ortaçağ engizisyon koşulları kadar kıyıcı ve korkunçtur! AKP rejiminin işçi sınıfına verebileceği bundan başka bir şey yoktur.

Bunun karşısında; bir avuç sermaye sahibi için her şey yolunda: Kamu kaynakları sonuna kadar kullanılmaya devam ediyor. Emekçiler, küçük esnaf ağır vergi yükü altındayken bu bir avuç sermayedarın vergi borçları siliniyor. Verilen taahhütler nedeniyle; kullanılmayan köprülerden yollardan, havaalanlarından döviz üzerinden ödeneklerini almaya devam ederek bu kriz koşullarında bile servetlerine servet katmaya devam ediyorlar.

İşte sermaye düzeni bu: Bir avuç harami lüks, şatafat içinde yaşıyor. İşçiler, köylüler ve tüm emekçiler sefalete mahkûm ediliyor. Gençlerin geleceği çalınıyor. Kadınlar her gün yeni baskılarla eziliyor. Halk salgında ölüyor, işsiz kalıyor, sefalete sürükleniyor. Ama zenginler için çarklar dönüyor. Mega şirketler, patronlar salgında da karlarına kar katıyor.

Tüm bu yaşanan ağır koşullarda işçilerin, emekçilerin ve emekten yana olan tüm halkın birlik ve dayanışma ile mücadele etmekten başka çaresi yoktur. İşte 1 Mayıs’ın ruhu ve önemi de budur. Nasıl ki 135 yıl önce işçi sınıfı ağır çalışma koşullarına karşı birlik ve dayanışma içinde mücadele ederek 8 saatlik çalışma süresi hakkını elde ettilerse bugün yaşadığımız bu ağır tablodan kurtulmak için de birlik ve dayanışma ile mücadele etmekten başka yol görünmemektedir. Bizler; Emek Partisi, Halkevleri, SOL Parti ve Türkiye Komünist Partisi Eskişehir il örgütleri olarak bu anlayış ve ruhla her türlü yasaklama ve engellemeye rağmen 2021 yılı 1 Mayıs’ını kutlamak için bugünden yola çıktık. Önümüzdeki 1 hafta boyunca iktidarın; emekçi düşmanlığını, salgın karşısındaki beceriksizliğini ve umursamazlığını, baskıcı ve yasakçı zihniyetini teşhir etmeye devam edeceğiz. Son günlerde Covid vakalarının 10 kat arttığı Eskişehir’de bizler için halkın sağlığı önceliklidir. O yüzden bu yıl da pandemi nedeniyle (AKP’nin lebalep kongrelerinde halk sağlığını hiçe sayan umursamaz tutumuna karşı) 1 Mayıs’ta tüm halkımızı alanlara değil evlerinin balkonlarına çağırıyoruz. Bayraklarımızla, marşlarımızla balkonlarımızdan, bulunduğumuz yerlerden 1 Mayıs’ı etkin bir şekilde kutlamak, bu yıl daha da önem kazanıyor.

“(…)

Paranın padişahlığını,

karanlığın, yobazın

ve yabancının roketini yenecek işçi sınıfına selam!

Türkiye işçi sınıfına selam!

Selam yaratana!

(…)”

Bu harami düzenini işçiler, emekçiler yıkacak. Gelecek; ezilenlerin, yoksullarındır. Yaşasın 1 Mayıs…”

BU KONUYU SOSYAL MEDYA HESAPLARINDA PAYLAŞ
ZİYARETÇİ YORUMLARI

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu aşağıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

BİR YORUM YAZ
kernekotokiralama.com papyonshop.com restbetgiris.co betpastakip.com restbet.com betpas.com restbettakip.com canlı casino siteleri casino siteleri deneme bonusu veren siteler