Lösev
05.05.2024 - Eskişehir'in Haberi , Şehrin Gündemi...
Cumhuriyet 100 Yaşında

“Terör” ve “Bölücülük”, Türk Siyaseti İçin Bir Tümör Haline Gelmiştir, O Tümörü Kesip Atacağız…

“Terör” ve “Bölücülük”, Türk Siyaseti İçin Bir Tümör Haline Gelmiştir, O Tümörü Kesip Atacağız…

“Terör” ve “Bölücülük”, Türk Siyaseti İçin Bir Tümör Haline Gelmiştir, O Tümörü Kesip Atacağız…

Büyük Birlik Partisi Genel Başkanı ve Ankara Milletvekili Mustafa Destici TBMM’de ülke gündemlerine ilişkin bir basın toplantısı düzenledi .

Genel Başkan Destici basın toplantısında ; ” “Terör” ve “Bölücülük”, Türk siyaseti için bir tümör haline gelmiştir, o tümörü kesip atacağız…” dedi.

Genel Başkan Destici yaptığı basın açıklamasında;

“Dün, fırtına nedeniyle İstanbul’da 4, Kocaeli’de 1 vatandaşımız hayatını kaybetti.

Çok sayıda yaralımız var.

Kaybettiklerimiz vatandaşlarımıza Allah’tan rahmet, ailelerine ve yakınlarına sabır ve başsağlığı diliyorum.

Ajanslar, bugün İzmir’in Urla ilçesinde 5.1 şiddetinde bir deprem gerçekleştiğini duyurdular. Can ve mal kaybı olduğuna dair herhangi bir bilgi bulunmuyor.

İzmirli kardeşlerimize geçmiş olsun dileklerimi iletiyorum.

Değerli Basın Mensupları,

Pazar günü, Ankara Arena Spor Salonu’nda, Muhsin Yazıcıoğlu gibi aydınlık yüzlü, Muhsin Yazıcıoğlu’nun emaneti, 10 bin Alperen kardeşimizin, dava arkadaşımızın katılımıyla, Alperen Ocakları Gençlik Kurultayı’mızı gerçekleştirdik.

Bu vesileyle, buradan, katılan tüm dava arkadaşlarıma teşekkür ediyorum.

Davamıza gönül verenlerin, hayallerimizi, sevdalarımızı paylaştığımız kalabalıkların sığabileceği bir mekan bulduğumuzda; rakibimiz olan siyasi kuruluşların devletten aldığı payın yüzde birini alıp, Ankara’da arkadaşlarımızın sadece “bir kısmını” ağırlayabilmek zorunda kalmadığımızda; aynı toplantıyı yüz bin kişiyle, yüz binlerle yapacağız.

“Yalnız ve güzel ülkemiz”in yarınlarının güvencesi olan kardeşlerimi, tekrar; milletimize, onların varlıklarıyla yarınlarından endişe duymamalarını hatırlatarak; sevgiyle, saygıyla selamlıyorum…

Değerli Basın Mensupları,

Bilindiği gibi, dün, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı, HDP’nin, 5 Kasım’da yazılı ön savunmasını Anayasa Mahkemesi’ne vermesinin ardından, davaya ilişkin esas hakkındaki görüşünü tamamladı.

Esas hakkındaki görüşünü Anayasa Mahkemesi’ne sunan Cumhuriyet Başsavcısı Bekir Şahin, iddianamedeki görüşlerini ve HDP’nin kapatılması talebini tekrarladı.

Başsavcılık tarafından yapılan yazılı açıklamada,

“HDP’nin temelli kapatılması talebiyle açılan davaya ilişkin olarak özetle, davalı partinin ön savunmasında belirtilen itiraz ve taleplerin reddi, devletin ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüğüne aykırı eylemlerin odağı haline geldiği anlaşılan HDP’nin temelli kapatılması, partinin kapatılmasına beyan, faaliyet ve eylemleriyle neden olan iddianamemizde açık kimlik ve üyelik bilgileri ile partideki görevleri belirtilen kişilerin temelli kapatılmaya ilişkin kararın Resmi Gazete’de yayımlanmasından itibaren beş yıl süreyle bir başka siyasi partinin kurucusu, yöneticisi, deneticisi ve üyesi olamayacaklarına karar verilmesi istemlerini içeren esas hakkındaki görüşümüz Anayasa Mahkemesine sunulmuştur.” denildi.

Değerli Basın Mensupları,

Bundan sonra, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nın esas hakkındaki görüşü, HDP’ye gönderilecek, “sözde” siyasi parti, esas hakkındaki savunmasını hazırlayacak.

Daha sonra belirlenecek bir tarihte Başsavcı Şahin sözlü açıklama, PKK’nın sözcüsü HDP yetkilileri de sözlü savunma yapacak.

Bütün bu aşamalarda istenebilecek ek süre taleplerini de Anayasa Mahkemesi değerlendirecek.

Bu sürecin ardından, davaya ilişkin bilgi, belgeleri toplayacak Anayasa Mahkemesi raportörü, esas hakkındaki raporunu hazırlayacak.

Bu işlemler sürerken Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı ve davalı HDP, ek delil veya yazılı ek savunma verebilecek.

Raporun, Yüksek Mahkeme üyelerine dağıtılmasının ardından Başkan Zühtü Arslan, toplantı için gün belirleyecek, üyeler belirlenen günde bir araya gelerek kapatma istemini esastan görüşmeye başlayacak.

Anayasa’nın 69. maddesinde sayılan hallerden ötürü partinin kapatılmasına veya dava konusu fiillerin ağırlığına göre devlet yardımından kısmen ya da tamamen yoksun bırakılmasına, toplantıya katılan üyelerin 3’te 2 oy çokluğuyla yani 15 üyenin 10’unun oyuyla karar verilebilecek.

Siyasi parti kapatma davası sonucunda verilen karar, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı ile ilgili siyasi partiye tebliğ edilecek ve Resmi Gazete’de yayımlanacak.

Anayasa Mahkemesinin, siyasi yasak istenen partililerin, beyan ve eylemleriyle partinin kapatılmasına neden olduğunu belirlemesi halinde, bu kişiler, kesin kararın Resmi Gazete’de gerekçeli yayımlanmasından başlayarak 5 yıl süreyle bir başka partinin kurucusu, üyesi, yöneticisi ve denetimcisi olamayacaklar.

Değerli Basın Mensupları,

Terörle, bölücülükle, bölücülüğün ve terörün desteklenmesiyle ilgili ilk günden beri aynı yerde duruyoruz.

Özetle tekrarlamak istiyorum:

Konunun, bizce, başta “hukuki”, “siyasi”, “insani ve vicdani” olmak üzere birden fazla boyutu var.

Kapatma davasını “hukuk” düzleminde incelediğimizde, değerlendirmemizi, ilk olarak, “iç hukuk” yani Anayasamıza ve Türkiye Cumhuriyeti Kanunlarına göre yapıyoruz.

İddianamede bizce “sınırlı” bir kısmı yer alan ve basın toplantımızın süre sınırı nedeniyle ayrıntıya giremediğimiz sayısız suçun yanı sıra, Anayasamızın ilgili 69. Maddesi’nde, konuyla ilgili şu hükümler yer alıyor:

 “69. Madde: Bir siyasi partinin 68 inci Maddenin dördüncü fıkrası hükümlerine aykırı eylemlerinden ötürü temelli kapatılmasına, ancak, onun bu nitelikteki fiillerin işlendiği bir odak haline geldiğinin Anayasa Mahkemesince tespit edilmesi halinde karar verilir. Bir siyasî parti, bu nitelikteki fiiller o partinin üyelerince yoğun bir şekilde işlendiği ve bu durum o partinin büyük kongre veya genel başkan veya merkez karar veya yönetim organları veya Türkiye Büyük Millet Meclisindeki grup genel kurulu veya grup yönetim kurulunca zımnen veya açıkça benimsendiği yahut bu fiiller doğrudan doğruya anılan parti organlarınca kararlılık içinde işlendiği takdirde, söz konusu fiillerin odağı haline gelmiş sayılır.…” 

69. Madde’nin atıf yaptığı 68. Madde’de ise şu hükümler yer alır:“68. Madde: Siyasi partilerin tüzük ve programları ile eylemleri, devletin bağımsızlığına, ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüğüne, insan haklarına, eşitlik ve hukuk devleti ilkelerine, millet egemenliğine, demokratik ve laik Cumhuriyet ilkelerine aykırı olamaz; sınıf veya zümre diktatörlüğünü veya herhangi bir tür diktatörlüğü savunmayı ve yerleştirmeyi amaçlayamaz; suç işlenmesini teşvik edemez...”

Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nın hükümleri, hiçbir tartışmaya yer bırakmayacak kadar açık. Zaten, HDP’nin tavır ve söylemlerinde, Anayasa’da “suç” sayılan fiilleriyle ilgili herhangi bir “gizleme” ya da “tevil” endişesi veya hassasiyeti de görmüyoruz.

Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nda, parti kapatmayla ilgili, yapılan değişikliklerle son halini alan ve dünyanın hemen hiçbir ülkesinin hukuk sisteminde rastlayamayacağınız ölçüde “zorlaştırıcı” ve “muğlak” ifadelere rağmen, uluslararası hukuk, konuya daha “pratik” bir açıdan bakıyor.

Uluslararası hukuka göre, şiddet ve terörü kınamamak bile kapatma nedeni sayılıyor.

Daha önce de ifade etmiştik, sadece bu ayrıntıya rağmen bile HDP’nin faaliyetlerini sürdürmesi, uluslararası hukuka aykırı bir durum teşkil etmektedir.

Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin Batasuna ve Herri Batasuna kararlarındaki net tavrını, kapatma davasına “uluslararası hukuk” bahanesiyle itiraz edenlere yeniden hatırlatıyorum.

Değerli Basın Mensupları,

HDP’nin varlığını ve faaliyetlerini, ikinci olarak, “siyasi” yönüyle değerlendirmek zorundayız.

Türkiye’de, Türkiye’nin yaşadığı uluslararası ihtilafların istisnasız tümünde, “Türkiye’nin aleyhindeki tezleri” destekleyen bir “siyasi parti” faaliyet gösteriyor.

Türkiye’ye zarar verme konusunda, “kendince” hiçbir fırsatı kaçırmayan; Türkiye düşmanlığını gizlemeye gerek duymayan bu yapı; Kurtuluş Savaşı’mızı yöneten, Cumhuriyeti kuran Gazi Meclis’imizin tüm imkanlarından faydalanıyor, yıkıcı faaliyetlerini aldığı hazine yardımıyla sürdürüyor.

Türkiye bu garabete bir an önce son vermelidir.

Değerli Basın Mensupları,

Konunun, hukuki ve siyasi boyutlarının yanında, bizce, en az onlar kadar önemli, “insani” ve “vicdani” yönleri de var.

Milletimize; 40 bin vatandaşımızın katili bir terör örgütünün “siyaset maskeli” sözcülerinin, Milletin Meclisi’nde terör propagandası yapmalarına izin verilmesinin utancını yaşatmaya hiç kimsenin hakkı yok.

Milletimize; Meclis kürsüsünden, askerlerimizin, polislerimizin, şehit öğretmenlerimizin, masum sivillerin, Başbağlar’daki masum vatandaşlarımızın, şehir merkezlerinde patlatılan bombaların kurbanı olan insanlarımızın hapisteki katillerine “tutsak”, Mehmetçik’le çatışırken ölen katillerin leşlerine sözde “şehit” denmesinin utancını yaşatmaya hiç kimsenin hakkı yok.

HDP, sadece, kazandığı belediyelerde, ilk iş olarak Türk bayraklarını kaldırdıkları için bile kapatılmayı hak ediyor.

HDP, sadece, kazandığı belediyelerde, ilk iş olarak “Türkiye Cumhuriyeti” ibaresini kaldırdıkları için bile kapatılmayı hak ediyor.

“Vicdan” ve “insanlık” demiştik… Hiçbir kefaret, Anadolu topraklarında, 1000 yıldır süren kardeşliğe verilen zararların bedeli olamaz.

Konu aslında HDP’nin kapatılmasında ibaret de değil…

Konu, “terör”le, “şiddet”le, “suç”la iltisaklı toplulukların, “siyaset maskesi”yle, devlete, siyasete, kamunun legal alanlarına sızmalarına engel olmaktır.

Bu hassasiyet, sadece HDP ve PKK’nın faaliyetleriyle sınırlı da değildir. Tüm terör örgütleriyle, tüm suç örgütleriyle ilgilidir.

Değerli Basın Mensupları,

Birkaç cümle de “muhalefet” partileri için söylemek istiyorum:

Türk Milleti’ni hedef alan bu kesif husumete ve muhatap olduğumuz suç sarmalına rağmen, siyasi hesaplarla, HDP’yi meşru gösterme gayretlerinin, gelecekte, ma’şeri vicdan ve tarih önünde, herkese hak ettiği hükmü vereceğini yine herkese hatırlatmak ve tarihe not düşmek istiyorum.

Partilerinin çizgisini, “cumhuriyetçi”, “Atatürkçü”, “milliyetçi”, “dindar”, “demokrat” kelimeleriyle ifade edenler… Sizi bir kez daha uyarıyorum: Evlatlarınızın, torunlarınızın sizden utanacağı hatalar yapmayın… Milletimizin tarihinde, yüzyıllarca unutulmayacak, yüzyıllarca lanetleneceğiniz hatalara imza atmayın.

Bir de “HDP’yi kapatırsak dış baskılara maruz kalırız.” diyen aklı evveller var…

Dış baskıdan korkuyorlarmış…

Neyden korkuyorsunuz?

Ne yapacaklar?

Türkiye’yle savaşan terör örgütlerine “binlerce TIR” silah mı verecekler?

Ne yapacaklar?

Ege’de, uluslararası sulardan geçmemize engel olmaya mı çalışacaklar?

Ne yapacaklar?

Akdeniz’de, uluslararası hukukun bize tanıdığı haklarımızı elimizden almaya mı çalışacaklar?

Ne yapacaklar?

Türkiye’yi uyduruk bir “soykırım” masalıyla mahkum etmeye mi çalışacaklar?

Ne yapacaklar?

Türkiye’de bir ajan teşkilatı kurup, bu ajan teşkilatına darbe yaptırmaya mı çalışacaklar?

Ne yapacaklar?

“Türkiye’de muhalefete destek verip iktidarı değiştireceğiz.” diye açıklama mı yapacaklar?

Ne yapacaklar?

Parlamentolarından “Artık Türkiye’yle dost ve müttefik değiliz.” cümlesinin yer aldığı kararlar mı çıkaracaklar?

Ne yapacaklar?

Türkiye’nin komşularını silahlandırıp, burnumuzun dibindeki adaları cephaneliğe mi çevirecekler?

Ne yapacaklar?

Sınırlarımızda, Türkiye’den toprak talep eden bir “terör devleti” kurdurup, bizle savaştırmaya mı çalışacaklar?

Ne yapacaklar?

Ekonomimize savaş açıp Türk Lirasını değersizleştirmeye mi çalışacaklar?

Daha ne yapmaları gerekiyor?

Değerli Basın Mensupları,

PKK ve tüm uzantıları, küresel emperyalizmin Ortadoğu’daki menfaatlerine hizmet etmek için kurdurulmuş, uluslararası bir projenin parçalarıdır. Artık bunu gizleyen de inkar eden de yok.

Türkiye için arzu edilenlerin, şeklen bire bir aynı olmasa bile, Irak’ta gerçekleşenlerden, genel hatlarıyla hiçbir farkı da yok.

Hiçbir uluslararası projenin parçası da kurbanı da olmayacağız. Gerekirse öleceğiz, Türk Milleti’nin köleleştirilmesine, Türk Milleti’nin istiklalinin ve istikbalinin yok edilmesine izin vermeyeceğiz.

“Terör” ve “bölücülük”, Türk siyaseti için, hemen kesilip atılması gereken bir tümör haline gelmiştir. İlk günde böyleydi, bugün de böyle.

O tümörün kesilip atılması gerekiyor.

O tümörü kesip atacağız.”

BU KONUYU SOSYAL MEDYA HESAPLARINDA PAYLAŞ
ZİYARETÇİ YORUMLARI

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu aşağıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

BİR YORUM YAZ
kernekotokiralama.com papyonshop.com restbetgiris.co betpastakip.com restbet.com betpas.com restbettakip.com casino siteleri casino siteleri deneme bonusu veren siteler