Kadınların Yaşadığı ”Kader” Değil ”Keder”

Cumhuriyet Halk Partisi Eskişehir Milletvekili ve TBMM Kadın Erkek Fırsat Eşitliği
Komisyonu Başkanvekili Dr. Jale Nur Süllü, 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü
dolayısıyla yayınladığı mesajda kadınların yaşamlarının kader değil keder olduğunu belirtti.

Milletvekili Süllü mesajında;

“Hani hep alıştığımız bir söz vardır ya “coğrafya kader”, diye. Bu coğrafya da kadınlar
toplumsal cinsiyet eşitsizliği nedeniyle, istihdamda yeterince yer alamıyor. Eşit işe eşit ücret
mücadelesini sürdürmek zorunda kalıyor. Karar alma mekanizmalarına yeterince katılamıyor,
siyasette yeterince temsil edilemiyor. Her geçen yıl artan oranlarla şiddet görüyor, tacize
uğruyor ve öldürülüyor. Coğrafya kader diyoruz ancak, çoğu zaman da coğrafya kader değil,
keder haline dönüşebiliyor. Özellikle olağanüstü durumlarda tıpkı pandemide, yaşanan sel
felaketlerinde, orman yangınlarında olduğu gibi ülke olarak her birimizi derinden sarsan
deprem felaketinde de en büyük acıyı, çileyi kadınlar yaşıyor. En temel gereksinimi barınma,
beslenme, sağlık hakkından yoksun, çocuklarının eğitim hakkın kesintiye uğrayan, hijyen
koşullarının sağlanamaması ile güç durumda olan kadınların yaşadıkları tam da bir KEDER.

Ne yazık ki, bu yıl Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü’nde böylesi bir keder
içindeyiz. Kadınlar olarak kadın olmaktan kaynaklı hiçbir sorunumuzu unutmadık,
unutturmayacağız da Ama bu yıl Dünya Kadınlar Günü gündemini KADIN ve DEPREM’den
ayrı düşünemiyoruz.

Torunlarım enkaz altında ne olur kurtarın diyen Pembe teyzeyi, 3 evladını ve eşini
kaybeden Fatma’yı, Çocuklarım üşüyor çadır diye yakaran Sema’yı ve evini, yakınlarını,
işini, aşını kaybeden derin bir keder içinde olan yüzbinlerce kadını asla unutmamalıyız.
Unutmamalıyız ki kadınların acı ve keder içinde olmayacağı Dünya Emekçi Kadınlar
Günü’nü anabilelim….”