Lösev
10.05.2024 - Eskişehir'in Haberi , Şehrin Gündemi...
Cumhuriyet 100 Yaşında

Kabukcuoğlu 14 Mart Tıp Bayramında Sağlık Çalışanlarının Sorunlarını Dile Getirdi

Kabukcuoğlu 14 Mart Tıp Bayramında Sağlık Çalışanlarının Sorunlarını Dile Getirdi

İYİ Parti Eskişehir Milletvekili Dr. Arslan Kabukcuoğlu 14 Mart Tıp Bayramında TBMM’de sağlık çalışanlarının sorunlarını dile getirdi.

Milletvekili Kabukçuoğlu yaptığı açıklamada;

”Her insan için hastalık kaçınılmazdır. Dünyadaki en kıymetli canlı insandır. İnsanlar, hem insani boyutta kaliteli ve uzun yaşamak için, hem de sosyal boyutta ömürlerini uzatmak için çalışırlar.

Tıp, bilim dalı olarak insanlığın en çok üzerinde çalıştığı bilim alanıdır. 1900 yılında ortalama ömür 40 yaş iken, günümüzde 80 yaşa ulaşmıştır. Ömrün uzaması bilim adamlarının harcadıkları çaba sayesindedir. Dünyada bu çabalar devam ederken, bizde de pek çok bilim adamı, tıbbi gelişmelerde yer aldılar, tıbba hizmette bulundular. En meşhuru Sayın Prof. Dr. Aziz Sancar’dır. Kendisine saygılarımı sunuyorum.

Cumhuriyetin başında ülkemizde her kurum eksik, sorunlu ve maddi-manevi güçlük içindeydi. İnsanlarımız bakımsız hasta idi. Sıtma, trahom, verem toplumu bitiriyordu. Kıt kaynaklara rağmen Cumhuriyet vatandaşlarını sağlığına kavuşturdu. Osmanlıda modern tıp eğitimi 14 Mart 1827’de, Tıphane-i Amire ve Cerrahhane-i Amire ile başladı.Ülkemizde 14 mart tıp bayramı olarak 1976 yılından bu yana kutlanmaktadır. Cumhuriyetin başlangıcında nüfus 13 milyon, 550 hekim, 60 eczane, 136 ebe, 6500 yatak mevcuttu. Türkiye Cumhuriyeti’nin 100. yılında 195.000 hekim, 303.000 hemşire ve ebe, 30.000 eczane ve 220.000  diğer personel hizmet vermektedir. Her şeye rant gözüyle AK Parti hükümeti, sağlık sektörünü de ranta kurban edilmiştir. Sağlık sisteminde öncelenmesi gereken koruyucu sağlık hizmetleri, geri plana itildi. AK Parti hükümetleri sağlık sektörüne şehir hastaneleri penceresinden baktı. Yani sadece para gözüyle baktı. Şehir hastanelerinin açtığı yataktan daha fazlası iptal edildi.

Günümüzde ise bir hasta için devlet hastanelerinden randevu almak, mücadele işidir.. Maddi durumları yerinde olanlar, özel hastanelerde sorunlarını çözüyorlar. Türk hekimleri 5 dakika ara ile hasta muayene ederek dünya rekoruna koşuyor. Ak Parti ile uygulamaya konulan performans sistemi tıpta kaliteyi bitirmiştir. Yapılan sağlık hizmetlerinin kalite değerlendirmesi yoktur. AK Parti hükümetlerinin anladığı tek şey büyüklüktür. Dünyanın en büyük hastanesi, dünyanın en uzun televizyon kulesi, dünyanın en uzun köprüsü vs…

Büyüklük tutkusu basit bir kompleks giderme yöntemidir. Ülkenin ihtiyacın olan en başta kalitedir. En uygun sayıda yatağa sahip, şehirlere serpiştirilmiş, hastanın ayağına giden, ekonomik verimli hastaneler; veya en uygun ayak açıklığı olan köprüler, veya kültürel ve altyapısı oluşmuş, geleceğe umutla bakan üniversiteler olmalıdır. İnsanlarımız kadirşinastır. Randevu alamayan hastalar, tahlil sonuçları için hekime ulaşamayan hastalar, hastanelerdeki aşırı kalabalık ve bunların sonucunda canı burnuna gelen hastalar ve hasta yakınları; bu  olumsuzlukların doğurduğu gerilim ve şiddet, hedef ise sağlık personelidir. AK Parti toplumu ve sağlık personelini şiddetle tanıştırmıştır. AK Parti hükümetleri sağlıkta şiddete çözüm aramayı bırakmış, olayı geçiştirmeye uğraşıyor. Gereğini yapmayarak, kısmen sağlıkta şiddetin destekçisidir. Cumhuriyetin ilk 80 yılında 3 hekim görevi başında hayatını kaybetmişken; 20 yılda 10 hekim hayatını kaybetti. Sağlıkta şiddet tırmanarak devam ediyor. Hükümet diğer devlet kurumlarına gösterdiği ilgiyi sağlık personeline göstermiyor. Devlet kurumları arasında sağlık, şiddetin kurbanı olan tek devlet kurumudur.

Türkiye Cumhuriyeti’nde sağlık personeline ödenen maaş, gelişmiş ülkelerle kıyaslanamayacak kadar düşüktür. 10 sağlıkçıdan 9’u borçla yaşıyor. Sağlık çalışanlarının borçluluk oranı 2019’da % 70 iken, günümüzde % 92’ye çıkmıştır. Bazı çalışanlar borçlarını kapatmak için emekli ikramiyelerine güvenmektedir. Ancak verilen sağlık hizmetleri, batı ülkelerinin sağlık hizmetleri ile yarışacak seviyededir. Bu, doktorlarımızın ve tüm sağlık personelimizin fedakarlıkları sayesindedir. AK Partinin yaptığı hesapsız ve programsız, diplomalı işsiz yetiştirme programından, sağlık sektörü de payını almıştır. 39 branşta 500.000’den fazla sağlık personeli atama beklemektedir. İYİ Parti iktidarında sağlık personeli işsizlikten kurtulacaktır.

Bir devlette, çalışanların aldıkları ücretler, emeklilik için baz alınır. Sağlık sektöründe hekimler ve çalışanlar iki tür kazanca sahiptir. Bu insanların ya başka bir devletten daha ücret aldıklarını düşünürsünüz, ya da asli işlerinin dışında iş yaptıklarını düşünürsünüz. Sağlık çalışanları emekli olunca, geçimlerini sağlayamayacak olmaktan korkar olmuşlardır. Sağlık çalışanlarının emekleri karşılığında aldıkları ücretin tamamı, emeklilikleri için esas olmalıdır. Devlet başka mesleklere gösterdiği adil davranışı sağlık çalışanlarına da göstermelidir. Doktorlar hiçbir zaman, AK Parti hükümetlerinin yaptığı kadar aşağılanmadı. Sayın Cumhurbaşkanı, milletin birliğini, beraberliğini temsil etmesi gerekirler, doktorların yurt dışına gitmeleri konusunda işi ‘giderlerse gitsinler’ e kadar getirmiştir. Aşağılanmaktan, itilip kakılmaktan usandı, Türk hekimleri çareyi yurtdışına gitmekle buldular. 2012 yılında yurtdışına gitmek isteyen hekim sayısı 59 iken 2022’de 45 misli artarak 2685’e ulaşmıştır. Bu ülkenin tüm vatandaşları vatanperverdir. Ülkenin
Cumhurbaşkanının insanları suçlaması kabul edilemez. Tüm vatandaşlarımız güçlüklere, ülkesi için fedakarlıklara hazırdır. Bu milli duygular, vatandaşların zaafı kabul edilmemeli. AK Parti hükümeti, bu hisleri maalesef yandaşlarına çıkar için istismar etmiştir. Hekimlerin istediği, nimetler kadar külfetlerin de paylaşılmasıdır. Tıp fakülteleri büyük ekonomik sorunlarla uğraşıyor. Hükümet, tıp fakültelerini kendine rakip seçmiştir. Tıpta uzmanlık eğitiminde kontenjanlar yatak sayısından, eğitici sayısından bağımsız olarak artırıldı. Tıp fakültelerinde eğitimi sorunca çok romantiksin eğitim mi kaldı deniliyor. Ülkemizde hekim kalite ilişkisi tamamen bozulmuştur. Eğitim vermesi gerekenler ancak rutin hasta hizmetlerine yetişmeye çalışmaktalar. Eğitim işi sahipsizdir. Eğitim kurumlarında asistanlar sadece seyrederek öğrenme zorundadırlar. Tıp fakültesi öğretim üyeleri, devlet hastanesinde çalışan uzman hekimlerden daha az maaş alır hale gelmiştir. Üniversite ve üniversite hastanesi depreme dayanıklılık testinden geçirilmelidir. İyi doktor, ancak iyi tıp fakültelerinden yetişebilir.

İYİ Parti, hekimlerin ve sağlık personelinin sorunlarını bilmektedir. Millet ittifakı ile, tıp fakültelerinden başlayarak; sağlık kurumları, hekimler ve sağlık personeli, hak ettikleri saygınlık ve maddi imkanlara kavuşacaktır. Depremde hayatını kaybeden tüm vatandaşlarımıza, sağlık personeline Allah tan rahmet dilerim, yakınlarına sabır dilerim, yaralılara şifalar dilerim. Meslektaşlarımın 14 Mart Tıp Bayramı’nı kutlarım. Milletimiz onların fedakarlıklarının farkındadır. Tüm sektörlerde olduğu gibi sağlık sektöründe de sorunların çözülmesi ile büyük bir manevi hazla mesleklerini icra edeceklerdir.”

BU KONUYU SOSYAL MEDYA HESAPLARINDA PAYLAŞ
ZİYARETÇİ YORUMLARI

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu aşağıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

BİR YORUM YAZ
kernekotokiralama.com papyonshop.com restbetgiris.co betpastakip.com restbet.com betpas.com restbettakip.com canlı casino siteleri casino siteleri deneme bonusu veren siteler